Göçler ve bitmeyen kaçışlar: “Sessizlik Çağı” | İlkiz Kucur

 
                                     

Göç ve göçmen kavramlarını acıma, anlamaya çalışma, kabullenme, yardım etme, hoşgörünün yanında; kızgınlık, suçlama, yoksullaşmamızın nedeni, demografik yapıdaki değişiklik, işsizlik gibi tanımlamaların da sorumlusu olarak da anlamlandırıyoruz. Kafamız karışık. Dünyaya bakış açımızla bağlantılı anlamlar verirken günlük hayatta bazen bir anda tersine dönüyor her şey.

Çoğumuz için sadece bir sözcük. İçini kendimizce doldurduğumuza inandığımız.

Edebiyatımızda ise geçmişte göç kavramı ağırlıklı olarak iç göç bağlamında, gecekondulaşma açısından ele alınırken, kentli olamadan kente uyum sağlaması istenen, kentin çeperine yerleşerek ona tutunmaya çalışan insanların öyküsünü anlattı sanatçılar. Sinemada, tiyatroda öykü ve romanlarda bu insanları farklı bakış açıları ile gündeme taşıdık. 
...